Yaşam Büfesinde “Gribildirim”

…Neredesin ? Nereye gidiyorsun ? Yola çıkmaya hazır mısın ? Bohçanda neler var ? Hedefine nasıl ulaşacaksın ? Pusulana baktın mı ? Sahip olduğun değerlerin farkında mısın ? Farkındalığını nasıl artırırsın ? Farkındalığın artarsa neler olur ? Özgüvenini nasıl yükseltirsin ? Sonuç odaklısan süreçten neler öğreniyorsun ? Yolda kimlerle kol kola olacaksın ? Hangi engeller önüne çıkacak ve engelleri nasıl aşacaksın ? Hızlı mısın ? Ulaştığını nasıl bileceksin ? Yönünü çizdin mi ? Sonuçlarla yönetmek için neler yapacaksın ? Üst sınırını biliyor musun ? Üst sınırına ulaşmak istiyor musun ? Üst sınırını neden zorlayasın ki…? Mecbur musun ? İstekli misin ? Yetkinliklerini beceriye çevirebiliyor musun ? Seni neler motive ediyor ? Piramidin neresindesin ? Sorular, sorular ve sorular … Kendini sorgular mısın ? Nasıl sorgularsın ? Ne zaman sorgularsın ? Kendine taahhüdün, söz verişin nedir ? Kendine verdiğin sözü, kendin için yazılı kılma alışkanlığın var mı ?…”

GAT dünyasında SSTC 2023 ve kendini sorgulamak

Merhaba

Kendinizi sorgulayın (Nasıl ?). Sahip olduğunuz değerlerin farkına varın (Hangi değerler ?). Farkındalığınızı geliştirin (Nasıl ?). Özgüveninizi yükseltin (Nasıl ?). Sizi motive eden nedenleri bulun (Nasıl ?). Unutmayın ki, bu dünya “GAT Dünyası” (Ne demek ola ki ?). Nasıl olacak bu işler ?

Bu hafta, her haftadan daha doyumluydu benim için. Çünkü BHG aradı ve uzunca bir sohbetten sonra “ekibini büyütmek ve performansları artırmak için eğitim” arayışında olduğunu öğrendim. Diyalogun devamında yıllar önce kendisinin da katıldığı “SSTC(1) Öğrenme ve Ustalık Yolculuğu“nun benim tarafımdan sağlanması isteğini açıkladı. Sevindim.

Öte yandan blogumdaki son yazılarımdan birini (https://www.copcu.com/2023/07/15/yasam-bufesinde-papaganlasma/) iletmek için eski bir dost arayışında idim: AÜ. Telefonunu buldum. WhatsApp’ta sohbet isteğimi kabul eder misin ? dedim ve ilk yanıtı “Bu ne güzel sürpriz Mustafa. Kabul etmez olabilir miyim hiç.” oldu ve sevindim. Yirmi bir yıl önce yolumuz ayrılmıştı Syngilleşme süreci başlarında. Sohbet hızla gelişti. Bazen dünden bugüne, bazen dünün keyif ve hüznünde, bazen de bugünün “şükür ve şükranı”nda çerçevelendi diyalogumuz. Hâlâ ilk günün hız ve heyecanında sürüyor, içten paylaşımlarla. Üstüne bir de yirmi dakikayı aşan telefon görüşmesindeki paylaşımlar kimi boşlukları doldurduğu için de ayrıca mutlu etti. Marco Polo’da bakılan faldan (Eylül 1992), biraz önce ilettiğim Cennet-Cehennem’den dönerken otobüsteki diyaloga uzandı mesajlarım. İtiraf etmeliyim ki; yukarıda linkini verdiğim yazımdaki “deja vu” paragrafı fazlaca kişisel algılarımla şekillendiği için daha ilk adımda yersiz bir burukluk yaratır mı endişesi taşımama neden oldu. Sessizliğin dayanılmaz hafifliği ile bekledim ve gelen yanıtla rahatladım: “Gönderdiklerin için çok teşekkürler. Nostaljik seyahatlara yönlendiriyorsunuz beni. Adeta memnuniyet ile hüzünden bir kokteyl…” Zarif bir yaklaşım ve “O”, her zaman kalem ustalığıyla böyleydi. Bu cümledeki “hüzün” sözcüğünü bir kenara yazdım ve bir fırsat bekledim; sohbeti bir de bu kanaldan açabilmek için. Dün de Nezuş’un “Şifne Termal” önündeki bir fotoğrafına yaptığı yorumla kendiliğinden gelişti fırsat. Aslında sözün özü şu: “Beyin, ne ararsa onu buluyor“. Nezuş bir yıl önce aldığı aylık abonman kartının son kullanma tarihini sormak için, ben de gün batımına yakın deniz kenarında bir bira içmenin keyfi için Şifne’ye gittiğimizde panonun önünde bir fotoğrafını çektim Nezuş’un ve sordum: “Bu fotoğraf için ne düşünüyorsun ?“. Yanıtı kısa ve netti “Biraz hüzün var ?”. Doğru; yeğenimiz Aysun’un kısa süre önce aniden vefatı ile rutinlerimizde hâlâ baskın olan hüzün hemen her durumda öne çıkıveriyor. Bir kez daha rahmet ve özlemle anıyorum Aysun’u.

Hüzün (https://www.copcu.com/2022/09/04/yasam-bufesinde-tristeza/)

Hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir, Gönlümün kıyısına vurur. Aşınan kayalar gibi rûhum, Suskun, yorgun öylece durur / Islak kumlara yazılmış hikâyeler, Ummâna karışır, silinir yavaş yavaş. Her dalga ömrümden birşeyler koparır. Ağır ağır sönen gönlüm, Sakin koyları özler. Son kum tanesi olana kadar / Hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir, Gönlümün kıyısına vurur. Hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir. Son kum tanesini alana kadar…(Cansın Erol / Selahattin İçli > Sema Moritz)

Gelelim Vehbini Kerrakesine; BHG’in arayışına ve Ağustos 2023 ün koşullarında SSTC’nin güncellenmiş durumuyla neler yapılabileceğine… Aslında blogumdaki “SSTC” sayfası bile karar vericiye yeterli gibi görünse de “Basitleştirmek” ve de dispoze edip “Çerçeve”yi somutlaştırmak faydalı olur. Bu amaçla yazıma kısa bir video ekleyeceğim. Ayrıca blogumda çeşitli vesilelerle SSTC’i yerleştirdiğim blok yazılarımın bir kaçının da linklerini vereceğim. İlk oluşumdan sevgili Utku’yu de haberdar ettim. O da birlikte çıkılacak yeni bir SSTC’den keyif alacağı mesajını paylaştı. Her şey nasip meselesi ve her işin başı sağlık.

Bir kaç ana mesaj:

  • SSTC bir yatırımdır. Dolayısıyla sonrasında “Yatırımın geri Dönüşü (ROI)” ölçülmelidir (EDA2,3 ve 4).
    • https://www.copcu.com/2016/02/07/yasam-bufesinde-eda-piramidi/
  • SSTC kurum kültürünün yapı taşıdır. Kurumda çalışan herkes (genel müdürden resepsiyoniste kadar) bu yolculuğa çıkmalıdır.
  • SSTC temelinde “Satış” amaçlı gibi görünse de “Yeteneğin Beceriye Dönüştürülmesi” için demirin ateşe sokulmasıdır.
  • SSTC kendini sorgulamak, sahip olduğun değerleri bilmek ve farkındalık geliştirmektir.
  • SSTC özgüveni yükseltmek ve kişisel motivasyon nedenlerini etkinleştirmektir.
  • SSTC yönü belirlemektir (Pusulanın kuzeyi). Bunun için yola çıkarken “RAW Sorgusu” yapılır.
  • SSTC sonuçlarla yönetmektir. Bu nedenle “sadece ölçülebilen değerler gelişir; ölçemezsen geliştiremezsin, ölçemezsen yönetemezsin” yargısı hem yolculukta hem de sonrasında esastır.
  • SSTC üst sınırı oluşturmaktır. Bu nedenle yola çıkmadan kendine taahhütte bulunmak ağırlıklıdır.
  • SSTC potansiyeli açığa çıkarmaktır. Bunun için yolda “MAS Sorgusu” yapılır.
  • SSTC yaşadığımız “GAT Dünyası”nda yolun sonunda, yeniden yine yeni bir yola çıkmadan önce “GAT Sorgusu” yapılır.
  • SSTC ile yolcular “Strateji Tuvali” ile kendi gelişim, değişim ve dönüşüm yolculuklarını şekillendirirler.
  • SSTC kurumsal operasyon (Satış:1-2 yıl), taktik (Teknik: 2-5 yıl) ve stratejik (Pazarlama: 5 yıldan fazla) programlarda “Kartezyen Düşünce“nin öncüsüdür.
  • Sözün özü; SSTC siz isterseniz geleceği şekillendirmede özgün tarzınızı oluşturmanın anahtarıdır.

Sağlık ve esenlik dileklerimle yolunuz açık ve aydınlık olsun.

Öykücü


(1) SSTC > Selling Skills Tranining Course > Self Style Trained Competence >< Soft Skills Trained Competence : Sahip olduğunuz yetkinlikleri (Competence) eğiterek beceriye (Skills) dönüştürmek

  • https://www.copcu.com/2009/02/27/yasam-bufesinde-hiz-ve-heves/
  • https://www.copcu.com/2010/10/04/yasam-bufesinde-maymun-isi/
  • https://www.copcu.com/2010/12/05/yasam-bufesinde-sstc-ikinci-adim/
  • https://www.copcu.com/2010/12/15/yasam-bufesinde-sstc-ve-guven/
  • https://www.copcu.com/2011/09/05/yasam-bufesinde-sstc-ve-guven-2/
  • https://www.copcu.com/2011/09/08/yasam-bufesinde-sstc-ve-zaman-yonetimi/
  • https://www.copcu.com/2011/09/10/yasam-bufesinde-sstc-ve-aktivist/
  • https://www.copcu.com/2011/09/12/yasam-bufesinde-sstc-ve-itibar/
  • https://www.copcu.com/2011/09/18/yasam-bufesinde-sstc-ve-ritueller/
  • https://www.copcu.com/2012/08/26/yasam-bufesinde-awareness-farkindalik/
  • https://www.copcu.com/2022/01/02/yasam-bufesinde-beceri-sstc/

NOT: Maksat hasıl olmuştur. Ertesi gün, bugün (060823) Utku çözmeye çalıştı “Gribildirim” ne ola ki ? Bence “gerçeğin basit bir açıklaması vardır“. Aslında ben değil, Bay Ockhamlı William söylemiş bunu ve adına da “Ockham’s Razor” koymuşlar. Ya da yazılarımdan birinde konu ettiğim soğuk bir kış gecesinde köy kahvesine sığınan üç profesörün kasanın üstüne kurulmuş olan odun sobası ile ilgili bilimsel açıklamaları değil işin esası; borunun yetmemesi ki “gribildirim”de de “e” yetmemiş… Yine de ardından bir fayda düşünmek gerek ki bugün ha yağdı ha yağacak derecede kapalı havaya rağmen deniz kenarında okumasını bitirdiğim Lao Tzu‘yu anlatan kitap(çık)taki arka kapak yazısını ve kitabı hazırlayan Melda Kamhi Kosif‘in özgeçmişini düşünüyorum (https://www.kimnereli.net/melda-kosif.html)

“Bir testi yaparsın çamurdan, içindeki boşluktur onu yararlı kılan” ki SSTC’nin öğretmeye çalıştığı budur; müşteri neyi satın alır, testiyi mi içindeki boşluğu mu ? Kırk yıldır verdiğimiz örnek matkap ucudur. Satıcı matkap ucunu satmaya çalışır, alıcı ise açacağı deliği satın almak ister. Nasıl buluşacaklardır ? (060823)